27 Mart 2009 Cuma

Carper

Uyandım ve direk uyudum. Uyandigimda uyuyordum. Süphelenip anahtar deliginden baktim. Bol miktarda azot gazi gördüm. Süphemin yersiz ve gereksiz oldugunu anlayip camdan asagi sarktim. Bulutun üstünde bulut olmadiginin farkina varip alt katin camindan içeri girdim. Alt komsumuz Bersbey ‘bu ev artik senin’ diyerek dördül çim biçme makinesi ile girtlagini parçaladi. Ben de kizilderelilerin ruhu ugruna Bersbey'in ruhunu çikarip sakladim. Saklamaktan sikilip kendimi evdeki perdeye doladim. Mevlana aklima gelince süzüldüm tül perdenin içinden geçip nasil geçtigim hakkinda fikir edinemedim. Moon Walk yapip perdeyi zorladim. Geçemeyince perdeyi açtim ve cama kafayi geçirdim. Kesilen sah damarima uhu ile pres yaptim. ‘Akacak kan damarda durmaz’ deyip bileklerimi kaset temizleyicisi ile kestim. Daha sonra var gücümle zaman makinesi yapmaya basladim. 7 yil zaman makinasi ile ugrastiktan sonra bu makinenin beni 7 yil ileri götürdügünü anladim. Kizim 7 yasina gelmisti, onu ilk okula yazdirdim ve adinin ne olmasini istedigini sordum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder